Ana içeriğe atla

Kitap günü #23 Aslında Bitirmediğim Kitap

Dikkat. Bu yazı Vedat Türkali'nin Bir Gün Tek Başına isimli kitabı hakkında ağır spoiler içerir. kitabı okumadıysanız, okumayı düşünüyorsanız bence bu yazıdan uzak durun. 



Bugünkü soru okumadığımız ya da aslında bitirmediğimiz halde okudum dediğimiz bir kitabı soruyor. Ben okumadan hiçbir kitaba okudum demedim ama tam anlamıyla bitirmediğim halde ben o kitabı okudum dediğim bir kitap var. O da Vedat Türkali'nin Bir Gün Tek Başına kitabı. Kitap hayli kalın. 744 sayfa. Ben elimde aynı anda 2-3 kitap okumayı da pek sevmem, hadi iki kitap olsun ama iki roman olmasın mesela. Neyse, bu da demek oluyor ki kitaplarımın öncelikle çantamda taşınacak insani bir kalınlığı olmalı. Hadi o yoksa bile kitap fazlasıyla sürükleyici olmalı ki eve gelince okumak isteyeyim. Esasında Vedat Türkali'yi çok severim. Kayıp Romanlar ve Mavi Karanlık'ı soluk soluğa okudum. Ama bu kitapta tıkandım nedense. Belki çok üstü üste aynı şeyleri okudum diye, çünkü o sıralar İdefix'te sağlam indirim vardı bir sürü kitabını almıştım Türkali'nin. Bir de şöyle bir üslubu var üstadın. Adamın sabah kalkıp gece yatana kadar yaşadığı her şeyi anlatıyor. Yani o kadar ki yediklerini içtiklerini bile öğün öğün sayıyor. Bu da kitabın akıcılığını biraz etkiliyor bence. Bir Gün Tek Başına, orta yaşlı evli ve çocuklu bir adamın genç bir kıza olan aşkını anlatıyor. Bu aşkla beraber başrolde tabi ki devrim var. Ama işte ben o kadar sıkıldım ki bu çarpık aşktan, Kenan'ın Günsel'in davasını anlamamasından, tek istediği şeyin onunla beraber olmak olmasından, özellikle de karısına olan davranışlarından. Burdan Kenan'a laflar hazırladım hatta. Kenan tabansız adamın birisin bence. İki araya bir dereye sıkışmış, ne sesini çıkarmayı başarmış, ne aşık olabilmiş, ne devrimci olabilmiş. Hiç bir şey olamamış. Senin yaşadıklarını herkes yaşadı koçum. Millet nasıl ayağa kalktı sonra, yaşam kolay olacak demedi kimse sana. Kolay olsun istiyorsan oturacaktın karının dizinin dibinde. Hem o kadın senin yıllarca çileni çekmiş, ne yazık ki senin gibi bir hıyarla evlenmiş,  sen kimsin be? Aşktan, sevgiden ne anlarsın? Emekten, birlik beraberlikten ne anlarsın peki? Güya karısına aşıkmış, sonra Günsel'e aşık olmuş. Sen kimsin karın Nermin kim? Sen kimsin Günsel kim be? Bu kadınların sana dönüp bakmaları bile mucize. Bir de senden çocuk yapıyorlar ya, aklım almıyor yani. 

Kenan'a olan nefretim yüzünden kitap elimde sündükçe sündü. Nasılsa okuyamıyorum diye haftalarca baş ucumda kaldı. Hiç çantama sığdırmaya bile çalışmadım. Mesela Zemberekkuşu'nun Güncesi'ni de sevmedim pek ama yanımda taşıdım, her boşlukta okudum. Ama Bir Gün Tek Başına için bu mümkün olmadı. Bir gün sonunda tek başımayken, kitabın son elli sayfası falan kalmışken eh be yeter dedim. Sonuna baktım. Sonunda meğer bu Kenan ölmüş. Nasıl ölmüş bilmiyorum kaza falan geçirmiş galiba. Ama ölmüş yani. Oh be dedim, bu herif ölmüş şu kadınlar kendilerini toparlarlar. 744 sayfanın sadece 50 sayfasını falan okumadığım için kendimi bu kitabı okumuş sayarım. Sorana da okudum derim, çok üstüme gelirlerse arada 50 sayfa atladım derim. Budur yani olayım.

Peki siz? Var mı böyle yarım bıraktığınız kitap?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Beyazlı Kadın

Bir süredir okuduğum kitapları hiç yazmadığımı fark ettim. Hazır Beyazlı Kadın'ı yeni bitirmişken, kütüphanenin rafları arasında kaybolmamışken hemen yazayım bari dedim. Bu kitabı kitap klübümüzde okumuştuk, sanırım 3 kişi aldık sadece. Benden önce Bellanomisma okudu, diğer arkadaşımız okudu mu bilemiyorum. Ben esasında hayli kararlıydım, yazın sahilde okuyacaktım ama son anda aldığım kitaba Uğur el koyunca, (Zeno'nun Bilinci) elimde iki kitapla kalakaldım. Beyazlı Kadın ya da Karamazov Kardeşler.  Hadi dedim madem Bella çook beğendi, alayım raflardan da okuyayım. Wilkie Collins'in bu kitabı ilk gotik ve polisiye roman olarak geçiyormuş. Kitap yayınlandığında İngiletere'de öylesine büyük bir sükse yapmış ki Charles Dickens bile kıskançlık krizlerine girmiş Edward Drood'un Gizemi'ni yazmaya başlamış ama bitirmeye ömrü vefa etmemiş. Gerçekten de bir gizem olmuş sonu. Beyazlı Kadın İngiltere'de Limmerge Malikanesi'nde yaşayan iki genç kadına r...

Yeni Yıla ve Eski Yıla Dair

Merhaba; Uzun bir süredir kendimde değilim biliyorsunuz. Doktora yapmak dertli bir süreç, özellikle de yeterlik sınavı denilen sınav nedeniyle. Ne yazık ki eğitim sistemimiz insanları sürekli elemek üzerine kurulu. Sürekli sınavlardan geçmezsek kendimizi asla yeterli bulmuyoruz. Yeterlik sınavı da bir değil iki değil tam üç aşamalı bir sınav. sonuç olarak günümü geceme katarak çalıştığım bu sınavdan, burada bahsetmek istemediğim bir takım şeyler sonucunda kaldım ve yetersiz bulundum. Şimdi Mayıs ayında yapılacak sınava çalışmak durumundayım. Neyse ki gene yalnız değilim. Bu nasıl bir teselli bilmiyorum ama, sınava beraber girdiğimiz üç arkadaşım daha benimle beraber.  Şimdi biraz ara verdim. Bir tane daha endüktans, devre görecek halim yok. Kusucam yani. Bir müddet çalışmayı hiç düşünmüyorum.  Peki bu elimdeki süreyi nasıl değerlendirmeliyim? Öncelikle evle ilgili yapmak istediğim pek çok şey var. Bunların başında da resimlerin ve fotoğrafların duvarlara asılması, düğün foto...

2012 Dilekleri

Merhaba; Zorlu bir sene geçirdik. Depremler, terör olayları, ekonomik sarsıntılar, diğer ülkelerle yaşanılan sorunlar ve ufak ufak patlak veren iç savaşlar.... Evet 2011 pek parlak değil, 2012 nasıl olacak bilemiyoruz da. Ama umut ediyoruz ki iyi olsun. Pek çok güzel şey var istenilen, temel hepsi esasında sağlık ve mutluluk gibi. Peki benim kendi çapımda özel olarak istediklerim neler:) Teknolojik aletlerin gerisinde kalmayı sevmiyorum, iphone, ipad istiyorum. Artık benim param yetince kaçıncı versiyonları olursa o kadar versiyonlarından. Bir de laptopım öldü. Bu kadar apple ürününden sonra o da bir mac book pro oluversin değil mi? Pasaportuma yeni vizeler vurulsun ben yeni yeni ülkelere gideyim istiyorum. Hedeflerimin arasında Beyrut öncelikli. 2011de yaz tatillinde pek gezemedik Uğur izin alamadığı için. Bu sene bu açığı kapatabilmek istiyorum. Hatta öyle ki şöyle bir iki ay deniz kıyısında kalmak istiyorum. Her kadın gibi 5 kilo vermek istiyorum. Her kadın gibi o ayakk...