İtiraf edeyim çok iyi bir
Marquez okuyucusu değilim. Lisedeyken Şili’de Gizlice’yi okuyup bayılmıştım. Sonra
Yaprak Fırtınası’nı aldım. O kitap nedense hiç bitmedi. İlk baştaki uzun
öyküden sıkıldım, defalarca yarım bıraktım, defalarca tekrar başladım. Diğer
öykülere de geçmemişim nedense. Olmamış olmamış sonuç olarak. Bu yüzden Marquez’le
aramıza mesafeler girmiş. Yıllar geçmiş, Kırmızı Pazartesi’ni almışım. Kırmızı
Pazartesi’de bir solukta okuduğum bir kitap oldu ama gene de Marquez’le aramızı
pek düzeltmedi. Geçenlerde kitap klübümüzde ne okusak falan diye tartışıyorduk.
Laf Marquez’e geldi. Birisi Yüzyıllık Yalnızlık’ı çok sevmiştim dedi. Ben de
dedim ki tamam budur. Alıp okuyacağım.
Kendisi 2015’in ilk
kitabı olma şerefine nail oldu. İtiraf ediyorum gene çok kolay bir okuma
olmadı. Her şeyden önce bütün o isimler o kadar çok kafamı karıştırdı ki. Jose
Arcadio’lar, Aureliano’lar arsında savrulup durdum. İyi ki kitabın başında aile
soyağacını vermişler, kafam karıştıkça dönüp dönüp baktım. Bir de tabii ailenin içinde olmayan,
Macondo’da yaşayan diğer insanlar var, onların da isimleri İspanyol isimlerine
yaraşır kallabalıkta. Böyle olunca, kitaba gerçekten bir gün ara vermeden
okumak gerekiyor. Hani bir gün okumasanız aa o kimdi yahu dersiniz. Üstelik kitap
Buendia ailesinin çok çok uzun tarihini anlatıyor. Marquez’in fantastik dünyası
ile birleşince zannediyorum aşağı yukarı 350 – 400 senelik bir zaman diliminden
bahsediyorum. Bu zaman diliminde bir kasaba yoktan var oluyor, sonra şehre
dönüşüyor. Liberaller ve Muhafazakarlar arasında savaşlar çıkıyor, çocuklar
doğuyor, adamlar ve kadınlar ölüyor. İnsanlar aşık oluyor, sevişiyor, Yani esasında
hayatın tam içinde ne varsa, hepsi kitapta kendine yer buluyor. Kitabın sonunu da Marques gene masalsı bir
şekilde bağlıyor. Zaten böyle bir kitaba ancak öyle bir son yaraşırdı zira
başka her tür bitiş sıradan olacaktı.
Kitap hakkında çok fazla
bilgi vermeden kitabı nasıl anlatabilirim bilmiyorum, size önerim bu kitaba
zaman ayrımanız. Kafanız çok doluyken, yolda sokakta okumamanız. Zira kendisi
özel bir ilgiyi hak ediyor.
Ben de bu sene
daha çok Marquez okuyacağım gibi görünüyor.
Kaynak: http://www.yenicikanlar.com.tr/wp-content/uploads/2014/04/yuzyillik-yalnizlik.jpeg
Yorumlar
Yorum Gönder